Vakfımızın “Tarih ve Kültür Konferansları” çerçevesinde " Millî Mücadelede Kırım Türkleri " Konferansı 3 Şubat 2024 tarihinde Dr. Ümit Özkan ile gerçekleştirildi.
Periyodik olarak düzenlediğimiz Tarih ve Kültür Konferanslarımızın bu bölümünde, Cumhuriyet'in 100. yılını geride bırakan Türkiye'nin Millî Mücadele günleri gündeme getirildi. Dr. Ümit Özkan'ın konuşmacı olarak yer aldığı etkinlikte "Millî Mücadele'de Kırım Türkleri" konusu ele alındı.
Programın açılışını gerçekleştiren Oya Deniz Çongar Şahin, “Dedelerimiz Kırım topraklarından farklı yerlere göç etmek zorunda bırakıldığında, onlar gittikleri topraklarda Kırım’ı hiçbir zaman unutmadılar. Kırım Tatarları özellikle Anadolu’nun yaşadığı zor günlerde vefa borçlarını ödediler, pek çok kıymetli işe koştular” dedi.
Vakıf Başkanımız Tuncer Kalkay, Kırım Tatarları ile ilgili Türkiye’de yapılan çalışmalar sonucunda ortaya çıkarılan eserlerin gündemde yer alması amacıyla bu dönem başlattığımız “Tarih ve Kültür Konferansları”nın büyük bir ilgi ile karşılandığını ifade ederek başladığı konuşmasını;
‘Kırım’ın tarihinde çok önemli bir yer tutan Kırım Hanlığının hanlık sülalesi olan Gerayları, Prof. Dr. Hakan Kırımlı’nın “Geraylar ve Osmanlılar”eseri ile geçen ay konuşmuştuk. Kırım Tatarlarının vatanlarını terk etmek zorunda kalarak bir asırdan fazla süren göçleri neticesinde kurulan yüzlerce köyümüzden biri olan Köklüce köyümüz özelinde Servet Odaman’ın kaleme aldığı “Akyar’dan Akşehir’e Bir Göç Hikayesi” adlı eseri kapsamında dinlemiştik.
Özellikle 19. Yüzyılda bazen yüzbinleri bulan kitleler halinde devam eden bu göçler kapsamında Balkanlar ve Anadolu Kırım Tatarlarına kucak açmıştı. Yurt edindikleri bu topraklar için geçmişte Osmanlı Devleti ile nasıl birlikte mücadele etmiş iseler, gelecekleri için bütün benlikleri ile varlıkları ile Türkiye Cumhuriyeti için de kader birliği yaptılar.
29 Ekim 2023 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. Yıl dönümünü idrak etmiştik. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda verilen milli mücadelede, Kurtuluş Savaşında değişik konumlarda, kanımızı da akıtarak canımızı da vererek rol aldık. Milli Mücadelede şahlanışın başladığı Sakarya Zaferi’nin kazanılmasında rolü olan cephe üzerinde de pek çok Kırım Tatar köyü bulunmaktaydı. Bu köylerin de milli mücadeleye büyük katkıları oldu.
Bugün de burada Dr. Ümit Özkan’ın doktora tezi olan ve “Millî Mücadelede Kırım Türkleri 1921 -1922” adı ile kitaplaştırılan eserini ve bu eser kapsamındaki konuları gündemimize alacağız.
Türkiye’de yaşayan hemen hemen her bir Kırım Tatar ailesinde Kurtuluş Savaşı’na katkısı olan bir yakını vardır. Annemin Babası Ballıkpınar köyünden Şevki Save İsmet İnönü’nün komutasındaki cephelerde savaşmış, Annemin Günalan köyündeki dayısı Ömer Candemir 1921 yılında Sakarya Cephesinde şehit olmuş, bir diğer dayısı Rıfat Candemir ise Sakarya Cephesinde yaralanmış ve ölümünden sonra torunu Melikhan Güngör’ün girişimi sonucunda İstiklal Madalyası ile taltif edilmiş.
Bu bahsettiklerimi belki büyük ailemin bireyleri arasında bile bilmeyen önemli bir kesim olabilir. Genele baktığımız zamanda benzer bir manzara ile karşılaşabiliriz. Bu bakımdan Ümit Özkan’ın genele yönelik bu çalışması ilk olması bakımından çok değerli. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda verilen mücadelede Kırım Tatarlarının yerinin anlaşılması açısından çok önemli. Eksiklikleri yanında bürokratik engelleri, ilgili bazı kuruluşların olumsuz yaklaşımlarını kitabında da değiniyor. Bütün bu zorluklara rağmen Kırım Tatarlarının Milli Mücadeledeki yerine yönelik başucu kitabı olmayı hak etmiş.
Tarihimize ışık tutan, Milli Mücadeledeki yerimizi aydınlatan bu akademik çalışması vesilesiyle Dr. Ümit Özkan’ı tebrik ediyor, davetimize icabet ederek bu eseri kapsamında yapacağı bilgilendirmeler için de teşekkürlerimi şimdiden sunuyorum.’ Sözleri ile tamamladı.
Konuşmasının başında kendinden kısaca söz eden Özkan, Isparta Bilim ve Sanat Merkezinde Tarih öğretmenliği yaptığını ve bu konudaki çalışmalarını sürdürdüğünü ifade etti. Özkan, çalışmalarında destek veren; Prof. Dr. Caner Arabacı, Prof. Dr. Hakan Kırımlı, Dr. Bahattin Demirtaş, Fatih Karayandı, Av. Namık Kemal Bayar, Bekir Turgut, yazar Servet Odaman, Vecdi Özgey, Alaettin Karaca ve Celal Ünal gibi isimlere teşekkür ederek başladı.
Özkan, çalışmalara Millî Mücadele döneminin daha çok aydınlatılması ve Kırım Tatarlarının göçünü Millî Mücadeleyi nasıl etkilediğini araştırmak için çalışmalara başladığını dile getirdi. Özkan, birçok kaynağın yanı sıra, Bekir Turgut ve Servet Odaman’dan aldığı arşivlerden de yararlandığını söyledi. Özkan, bürokratik engeller ve Covid-19 sebebiyle saha çalışmaları yapamadığını ve ilerleyen zamanda bu çalışmanın genişletilebileceğini belirtti.
Doktora tezini kitap haline getiren yazar Özkan, Kırım Tatarlarının; Kuvâ-yi Millîye’deki faaliyetlerine, cephe gerisindeki faaliyetlerine ve düzenli orduya katkılarına değindi.
Özkan, Kuvâ-yi Millîye birliğinin genelde batı ve güney cephesinde olduğunu vurgulayarak Ceyhan’ın Çakaldere köyünden Kırım Tatarı İnce Ali’nin, Kozan’ın kurtarılmasında, Misis Muharebesi’nde ve Mercin Zaferi’nde rol aldığını, o bölgede efsane bir isim haline geldiğini kaydetti. Özkan ayrıca, 50’li yaşlarında olan Kırım Tatar Ayşe Çavuş’un İzmir’in işgalinden sonra kendi müfrezesini kurduğunu, Millî Mücadele'ye katıldığı dönemde ise Turgutlu’nun işgalden kurtarılmasında önemli bir rol oynadığını ifade etti. Yazar, Ayşe Çavuş’un Demirci’deki başarısından sonra Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün daveti üzerine Ankara’ya geldiğini ve kendisine layık görülen ödülü kabul etmediğini de sözlerine ekledi.
5. Türk Fırka Komutanı Cemil Cahid Toydemir tarafından imzalanan 24 Temmuz 1336 tarihli bir askerî belgede Kırım Tatarlarının Millî Mücadeleye katıldığını gösteren Özkan belgede yazılanları şöyle okudu:
“28. Yunan Fırkası tamamen yenilmiştir. Vuku bulan muharebede Kırım Tatar süvarilerinin pek mühim yararlılıkları görülmüştür"
Özkan, “O dönemde Kırım yarımadasında her türlü zorluğa rağmen Kırım Tatarları Türkiye’deki Türklerin her zaman destekçisi olmuştur” diyerek orada miting yapıldığını aktardı. Kırım Tatarlarının ayrıca Türkiye’deki faaliyetlerine değinen Özkan, ailesi Kırım Bahçesaray’dan göç etmiş olan Amasya Müftüsü Abdurrahman Kamil Efendi'nin desteklerinin çok önemli olduğunu söyledi. Abdurahman Kamil Efendi’nin Mustafa Kemal Atatürk’ün Amasya bulunduğu zamanda hutbede Milli Mücadeleyi destekleyen konuşmaları nedeniyle dikkat çektiğini ve Mustafa Kemal’in ilk Amasya ziyaretinde bizzat kendisiyle görüşme gerçekleştirdiğini belirtti. Kırım Tatarı olan son Osmanlı Sadrazamı Ahmet Tevfik Paşa İstanbul hükümetini temsilen katıldığı Londra konferansında Türkiye'nin tek temsilcisinin Ankara Hükûmeti olduğunu belirterek, TBMM’nin yanında yer aldığını, ayrıca Ahmet Tevfik Paşa ve oğlu İsmail Hakkı Okday’ın Millî Mücadele’ye verdikleri destek ile Ankara’ya silah tedarikini hızlandırdıklarını ifade etti. Yine Sadrazam Ahmed Tevfik Paşanın Kuva-yı Milliye aleyhine düzenlenen pek çok kanunu iptal ettirdiğini anlattı.
Öte yandan Özkan, Sakarya Meydan Muharebesi'nde yer alan Kırım Tatar köylerinin faaliyetlerini aktardı. Özkan, Millî Mücadele döneminde orduya destek olan; Karakaya köyü Toydemir köyü, Tırnaksız köyü, Yaverören köyü, Semaüyük köyü, Köklüce köyünden bahsetti. Yaverön köyünün tek başına Kütahya ve Bilecik illerinden daha fazla yardım sağladığını belirtti. Bununla birlikte Kırım Tatarlarının dış kaynaklı ve İstanbul kaynaklı olarak düzenli orduda yer aldığını belirtti.
Özkan resmî verilere dayanarak 30 köyden 30 Kırım Tatar şehidin olduğunu, bununla birlikte Kırım Tatarlarının 192’sinin madalya sahibi olduğunu, 203 madalya almayan toplamda 426 Kırım Tatarın, Millî Mücadeleye katkı sunduğunu belirtti. Özkan konuşmasının sonunda, “Kırım Tatarları bir tümen ve bir alay kadar katkı sağlamış, Türk dünyasında kader ve dayanışma birliğinin önemli manada teşkil ediyor” ifadesini kullandı. Özkan konuşmasının sonunda, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, silah arkadaşlarına, Mehmetçiklere ve Kırım Tatarlarına rahmet diledi.
Dr. Özkan, konferansın sonunda katılımcıların konuya ilişkin sorularını cevaplandırdı. Bu bölümde, kaynaklara erişimin zorluğunun aşılması, belge ve bilgi paylaşımlarının artırılması durumunda kitabın içeriğindeki boyutun çok daha fazla genişleyeceği konusunda genel bir kanaat ortaya çıktı.
Sunmuş olduğu konferans vesilesi ile Vakfımızın plaketi Vakıf Başkanımız Tuncer Kalkay tarafından yazar Dr. Ümit Özkan'a günün anısına takdim edildi.
Konferansın akabinde ise Özkan, “Millî Mücadelede Kırım Türkleri 1921 -1922” adlı kitabını katılımcılara imzaladı.